2 Gün Arka Arkaya Saç Boyanır Mı? Hikayem
Bazen bir kadının saçları, yalnızca bir renk değil, duygularının bir yansıması olur. Kimseye söylemesen de, ne renk saçla çıkacağın, aslında içinde bulunduğun ruh halinin bir göstergesidir. O yüzden, geçen hafta bir sabah Kayseri’nin kararmaya başlamış gökyüzünde, karar verdim: “Saçlarımı değiştireceğim. Ama gerçekten değiştireceğim.” Bu, sıradan bir saç rengi değişikliği değil, uzun zamandır beklediğim bir değişim, içimdeki umudu dışarıya vurma kararıydı.
O Gün: Saçlarımda Bütün Umudum
Bir önceki hafta, o kadar çok şey birikti ki içimde. Bu şehirde, bu evde, bu hayatı yaşarken bir süreliğine her şeyin bana ait olduğu bir şeyler yapmak istedim. İstediğim şeyin ne olduğunu çok net bir şekilde biliyordum: Saçımı boyamak. Ama sadece boyamak değil, gerçekten farklı olmak. Belki de içimdeki o kaybolan cesareti bir şekilde bulmak.
İlk gün, sabah erkenden uyandım, kahvemi içtim, saçlarımın uzunluğunu fark ettim. Bir süre sonra, boyama işlemi başlasın dedim ve salonun kapısını çaldım. “Bir değişim istiyorum,” dedim. Gerçekten de istiyordum. Saçımı tamamen farklı bir renge boyatacaktım. Hızla yapılan işlemler, bana kendi kimliğimi bulmamı vaat ediyordu. Boyama işlemi bir süre aldı ama o kadar sabırsızlandım ki, saatler bana günler gibi geliyordu.
Ve sonunda bitmişti! Aynada gördüğüm saçlar, umduğumdan da daha güzel görünüyordu. O an o kadar mutlu oldum ki, sanki hayatımda bir şeylerin başlangıcıydı. Yaptığım değişim, bana tüm kaybolan duygularımı geri getirecekmiş gibi hissettirdi. O kadar taze, o kadar farklı… Sanki hiç görmediğim bir benle tanışıyordum. Ama bir şey vardı ki, o da saçlarımın aldığı rengi tam olarak beğenmemiş olmam. Renk güzel, evet, ama sanki biraz daha ışıltılı, biraz daha canlı bir şey bekliyordum.
2 Gün Sonra: Sabırsızlık ve Kararsızlık
İşte bu noktada, soruya geliyorum: 2 gün arka arkaya saç boyanır mı? İki gün önce yaptığım değişimi beğenmemiştim. Saçımda istediğim o yansımanın tam olarak bulunmadığını hissetmiştim. O yüzden, içinde bulunduğum o kararsızlıkla bir kez daha kuaföre gittim. “Bir şey daha yapalım mı?” dedim. “Hadi, yeniden boyayalım. Ama biraz daha canlı, biraz daha parlak olsun.”
İki gün önce hayatımda ilk kez cesaret gösterip farklı bir şey yapmıştım. Ama bu seferki hamlemde, hayal kırıklığı ve sabırsızlık vardı. Bu kadar kısa sürede yapılacak bir değişim bana mantıklı gelmediği için, biraz tedirgin oldum. Kuaför, “2 gün arka arkaya saç boyamak, biraz sert olabilir. Ama eğer isterseniz, yardımcı olabilirim,” dedi. Aslında haklıydı, ama ben o anın sabırsızlığıyla buna aldırmadım.
Yeniden boyama işlemine başladık. Saçımda renk tutacak mı, daha parlak ve canlı olacak mı diye düşünerek, süreyi bekledim. İçimden bir şeyler fısıldıyordu, “Bunu yapma, bir şeyleri aceleye getirme,” diye. Ama nafile, gözlerim her zaman yeni bir şeyler görmek için sabırsızdı.
Sonuç: Hayal Kırıklığı ve Gerçek
Sonunda boyama işlemi bittiğinde, sonuç tahmin ettiğim gibi değildi. Evet, saçlarım canlı, evet daha parlak ama önceki boyamın yarattığı o doğal yansıma kaybolmuştu. O kadar hızlı bir değişiklik yapmıştım ki, aslında daha dikkatli olmam gerektiğini fark ettim. Saçlarıma ne kadar zarar verdiğimi hissediyordum. Sanki ne kadar çok değişim yaparsam, o kadar kaybolan bir benlik vardı. Ve sonunda, bana gerçek soruyu sordum: “Bunu gerçekten yapmalı mıydım?”
Saçlarımı yeniden boyatmanın bana verdiği heyecan, aslında içimdeki bir duygunun, daha doğrusu sabırsızlığımın dışa vurumuymuş. İki gün arka arkaya saç boyamak bana bir şeyler öğretti: Acele etmek, hızlı sonuçlar beklemek, her zaman istediğimiz sonucu vermez. Bazen, bir değişim için biraz daha sabırlı olmak gerekiyor.
Kapanış: Sabır ve Gerçek Değişim
Bugün, o kadar aceleci olmadığımı, yavaşça büyüyen bir değişimin daha değerli olduğunu düşünüyorum. Saçlarım eski haline dönmese de, önemli olan içimdeki sabırsızlıkla barışmam ve bu tür değişimlerin anlık bir çözüm değil, uzun vadeli bir süreç olduğunun farkına varmam. Yavaşça değişen şeylerin gerçek ve kalıcı olduğunu unutma.
Sonuç olarak, evet, 2 gün arka arkaya saç boyanabilir, ama sana ne kadar iyi gelir, orası tartışılır. Belki de sabır, bazen en güzel değişim yöntemidir.